Üstelik bu trafikteki eza, cefa sadece İstanbullulara değil, bu köprülerden geçmek zorunda kalan herkese yaşatıldı ve yaşatılıyor.
Yetkililerin çözüm bulmakta çok geç kalmaları, neredeyse bunun için hiçbir önlem düşünmemiş olmaları herkesin perişanlığını daha da artırdı. Bulunan formüllerden biri de köprüleri bedava yapmaktı. Başbakan tarafında "müjdelenen" bu yöntemin ise belli düzeyde bir faydası olduğu söyleniyor. Ancak bu yöntem başka bir eşitsizliği gündeme getirdi.
Köprüleri kullanan İstanbullular belediye otobüsüne binerse 2 bilet atmak zorunda, ancak otomobiliyle geçerse hiçbir ücret ödemiyor. Yani trafik sıkışıklığına katkıda bulunanlar bedava, toplu taşım araçlarını kullananlar ise ücretli.
Köprülerin onarımı konusunda önceden bir önlem almayı akıl edemeyen yetkililerin, önerdikleri çözüm yöntemlerinin farklı yansımaları konusunda bir şeyler düşünmelerini beklemek elbette hayal. Hele bunlar "seyahat özgürlüğü", "eşitlik" gibi temel haklar söz konusu olduğunda...
Şimdi bu uygulama bariz bir "eşitsizliğe" yol açmış durumda. Bunu gidermek için Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprü geçişlerini kullanan belediye otobüsleri de bu onarım süresince ya ücretsiz olacak ya da araçların benzin maliyeti düşünülerek indirimli.
Bu konuda İETT yetkililerine ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisine iş düşüyor, köprü geçişlerinde 2 bilet uygulamasını tek bilete düşürmek için bir karar alabilirler. Toplu taşım araçlarını kullanmak yönünde bu önlemin bir teşvik tarafı da var. Ben bu isteğimi Twitter üzerinden
İdeal çözüm ise artık maliyetlerini kat be kat çıkaran bu köprülerin tamamen bedava olması ve doğal olarak belediye otobüslerinin de daha indirimli...
Yoksa bu belirgin adaletsizlik, "eşitsizlik" karnemize bir eksinin daha yazılmasına yol açacak. Zenginlerin yine kazandığı, fakirlerin tıkır tıkır ödediği bir Türkiye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder