BASIN AÇIKLAMASI
24.05.2012
Yeşil pasaport imtiyazdır, ayrımcılıktır!
- Yeşil pasaport Anayasamızın “kanun önünde eşitlik” ve “yerleşme ve seyahat özgürlüğü” maddelerine aykırıdır! Eşitlik ilkesi açıkça çiğnenmektedir.
- İşadamlarına da yeşil pasaport verilmesi ayrımcılığı artıracaktır. Hangi meslek grubu olursa olsun bu kapsam genişletilerek “ayrımcılık” kalıcı hale getirilemez.
- Avrupa Birliği ülkelerinin haksız vize uygulamalarıyla mücadelenin yolu, kazandığımız “serbest dolaşım hakkına” sonuna kadar sahip çıkmak, yeşil pasaport gibi yan yolları genişletmeye son vermekle mümkündür.
- Yeşil pasaportun yarattığı “ayrımcılığı” Anayasa Mahkemesine bir davayla taşıyacağız.
- Eşitlik ve seyahat özgürlüğü temel bir insan hakkıdır ve Anayasamız tarafından da güvence altına alınmıştır. Bizler Türkiye Cumhuriyeti’nin müşterisi değil, yurttaşlarıyız!
Devlet, 12 Eylül askeri darbesinden sonra özellikle Avrupa Birliği ükelerinin vize uygulamalarına başlaması nedeniyle memur /bürokratlarına (ailelerine) bu ülkelerde vize ve ayrıca “harç” kolaylığı sağlayan “yeşil pasaport” uygulamasına geçti. Dünyada bir benzeri olmayan bu pasaport türü vatandaşlar arasında ciddi bir “ayrımcılığa” yol açmışken şimdi bunun kapsamının belli koşulları yerine getiren iş adamları için de genişletileceği açıklandı.
Biz Seyahat Özgürlüğü Gönüllüleri ve Sırtçantalılar Topluluğu olarak yeşil pasaportun, Anayasamızın “kanun önünde eşitlik” ve “yerleşme ve seyahat özgürlüğü”nü güvence altına alan 10. ve 23. maddelerine aykırı olduğunu düşünüyoruz. Hangi meslek grubu olursa olsun bu kapsam genişletilerek “ayrımcılık” kalıcı hale getirilemez.
Memur ve bürokratlar için "hizmet pasaportu" gibi ayrı bir pasaport çeşidi varken, ailelerini de kapsayacak bir biçimde vize ve harç kolaylıkları sağlayan "yeşil pasaport" uygulaması tam bir ayrımcılık abidesi gibi dururken, şimdi bunlara bir de iş adamlarına verilecek yeşil pasaport eklenmesi kabul edilemez.
Bir yandan Avrupa Birliği ülkeleri çoktan sonlandırmaları gereken vizeleri, fahiş harçları tam bir işkenceye dönüştürürken, diğer yandan kendi devletimiz bize “ayrımcılık” uyguluyor.
Anayasamız tarafından da güvenceye alınan eşitlik ilkesi ve temel bir insan hakkı olan “seyahat özgürlüğümüzü” ihlal eden bu pasaportun külliyen kaldırılmasını istiyoruz!
Hükümetimizin tüm dünyada Türkiye’ye konan vizelerin kaldırılması için uğraşırken bu ayrımcılığın kendi politikalarıyla çeliştiğini düşünüyoruz. TBMM’de birçok milletvekilinin yeşil pasaportun kapsamının genişletlemesini isteyen kanun değişikliği teklifleriyle de bu ayrımcılığın artarak süreceği kaygısını taşıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının Avrupa Birliği'nde kazandığı serbest dolaşım hakkına sonuna kadar sahip çıkmak, bunu asla pazarlık konusu yapmamak gerekir. Çipli pasaport, sınır güvenliği, geri kabul anlaşmasında somut adımlar atarken yeşil pasaport için yapılacak pazarlıklar, aslında AB'ye yaramakta vize mücadelesini akamete uğratmaktadır. Ayrıca yeni pasaport yasasında yeşil pasaport ayrımcılığının son bulmasını beklerken iş adamlarına yönelik yaygınlaştırma çabası tam bir çelişkidir.
Hükümetimizi, dünyanın en hızlı 2. büyüyen ülkesinin, dünyanın en pahalı pasaport ücretini dünya ortalamasına düşürmeye, yurt dışına çıkış harcını kaldırmaya, Avrupa Birliği ülkelerinin haksız vize uygulamaları ile “yeşil pasaport” gibi ayrımcılık yaratan uygulamalarla değil, kazanılmış “serbest dolaşım hakkı”nı hayata geçirmek için mücadele etmeye davet ediyoruz.
Bizler aklına gelen her sorunu imtiyaz veya ayrımcılık yaratarak çözmeyi düşünen vekiller değil , yurttaş ve hak odaklı düşünen, haklarımızı genişleten çözümler ve hizmetler üreten vekiller istiyoruz.
Temel haklar konusunda yansıtılan her haberi, içeriğine bakmadan manşetten “müjde”olarak veren medyamızın, eğer manşetten “yorum” yapacaklarsa bunu temel hak ve özgürlükler perspektifinden yapmasını bekliyoruz.
Tüm mecralarda ve sosyal medyada bu konuda başlattığımız “yeşil pasaport ayrımcılıktır” kampanyasıyla bir yandan kamuoyunda farkındalık yaratmayı sürdürürken, diğer yandan yeşil pasaportun yarattığı “ayrımcılığı” Anayasa Mahkemesine bir dava olarak taşıyacağımızı kamuoyuna duyurmak istiyoruz.
Eşitlik ve seyahat özgürlüğü temel bir insan hakkıdır ve Anayasamız tarafından da güvence altına alınmıştır. Bizler Türkiye Cumhuriyeti’nin müşterisi değil, yurttaşlarıyız!
Değerli Basın mensuplarına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Seyahat Özgürlüğü Gönüllüleri - Sırtçantalılar Topluluğu
İrtibat:
O. Suat Özçelebi (Seyahat Özgürlüğü Gönüllüleri) / Onur İnal (Sırtçantalılar Topluluğu)
T: 0212 2665440 F:0212 2664991 E: seyahatozgurlugu@gmail.com
http://www.seyahatozgurlugu.com
http://sirtcantalilar.com/
Twitter: @seyahatozgurluk
@sirtcantalilar
3 yorum:
Evet, Yeşil pasaport ayrımcılıktır. Ama serbest vizesiz dolaşım hakkını talep edileceğine yeşil pasaportluların hedef gösterilmesi zaten yeşil pasaportun alanını daraltmaya çalışan hükümetin eline verilen bir kozdur.
Ve bunun sunucu seyahat özgürlüğü isterken bu özgürlüğe kısmen sahip olan geniş bir gezgin kitlesinin de seyahat özgürlüğünün elinden alınmasına neden olabilir.
YOKLUKTA DEĞİL VARLIKTA EŞİTLİK
Sevgili mctümer
Sizin de kabul ettiğiniz gibi "yeşil pasaport" ayrımcılıktır.Ve zannettiğiniz gibi bir "varlık" sağlamamakta, sadece bazı yurttaşları "varlık" yanılsamasına sürüklemektedir. çünkü imtiyazlar özgürlük alanını genişletmez, sadece özgürlük alanını genişletme mücadelesine muhalefeti genişletir!
Bu durum hepimizin zaten kazanmış olduğu "serbest dolaşım hakkı" konusunda AB'ye de koz vermiş ve bu mücadelenin akamete uğramasına yol açmıştır. Hükümetler bu konuda eğer aynı çirkin vize işkencelerine maruz kalsalar kıyameti koparacak yüksek bürokrat/memurları ve ailelerini AB'ye karşı mücadele konusunda sus payı vermiştir.
Kampanyanızın özü dikkatle bakarsanız aslında "herkese yeşil pasaport"tur, yani serbest dolaşım hakkı!
Evet eşitlik istiyoruz, herkes için, seyahat özgürlüğü istiyoruz HERKES İÇİN!
madem dogruluktan bahsediyorlar herkesin dedgigi gibi esitlik
Yorum Gönder