12 Kasım 2019 Salı

Maliyeti 8 lira Vatandaşa 945 lira!

Sizinle inanılması güç bir gerçeği yansıtan, çok şaşırtıcı bir veriyi Darphane'nin yıllık faaliyet raporundan bir grafiği aktararak paylaşacağım: Tüm yurttaşlarımıza, kimilerine defter bedeli olarak kimilerine harç dahil yansıtılan pasaport ücretlerinin, aslında ne kadara mal olduğunu gösteriyor bu veri. 

Pasaportlarımızın, bordo, siyah, yeşil, gri, tümünün ortalama birim üretim maliyeti ne kadar?

Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları maliyeti 8,26 lira (2018) olan pasaporta tam 945 lira ödüyorlar. Her devletin yurttaşlarına vermek zorunda olduğu bir kimlik belgesi olan pasaporta tam 114 katı ücret ödüyoruz.

Bir elektronik/biyometrik pasaportun maliyeti Darphane'nin 2018 yılı Faaliyet raporuna göre sadece 8,26 lira. Üstelik bu ücret E-Pasaportlara geçildiği 2010 yılından beri bir yıl hariç düzenli olarak düşmüş. 

Bu pasaport ücretlerini etkiledi mi? 

Elbette hayır. 

Maliyet düşmesine rağmen, pasaport ücretleri ve harçları yeniden değerleme oranlarına göre inanılmaz oranlarda artırıldı. 


2010 yılında 15 lira olan pasaport birim maliyeti 2018 yılında neredeyse yarı yarıya 8,26 liraya düşmesine rağmen, devlet defter ücretlerinde fahiş bir biçimde artış yapmayı sürdürdü. 

Bugün devlet, bir pasaport defterini 133.5 liraya yurttaşlarına satıyor. Ayrıca bu ücrete 811,6 lira da harç ekleyerek pasaport ücretinin 945,1 liraya ulaşmasına yol açıyor.

Maliyetinin 114 kat üzerinde ücret ödüyoruz.

Dünyanın en pahalı pasaportu olan Türkiye Cumhuriyeti pasaportu 2020 yılında %22,58 daha zam görecek. 

Evet, yüzde 22,58 daha ZAM görecek, pasaportlarımız.

Yani 8,26 liraya mal olan ve her yıl maliyeti düşürmekle övünülen pasaport defter bedeli 163,64 liraya ulaşacak, aynı oranda artacak harç bedeli ile birlikte 1.158 lira bedel ile pasaportumuz tüm dünyada bir rekora daha imza atacak.


Maliyetinin, (acaba bu yıl da düştü mü?) yaklaşık 140 katını ödeyeceğiz pasaportlarımıza 2020 yılında.

Maliyetini her yıl düşürdüğü bir yurttaşlık hizmetini, dünyada benzeri olmayan biçimde her yıl fahiş otomatik zamlarla yurttaşlarına yansıtan bir devletin, seyahat özgürlüğünü bir temel ve Anayasal bir hak gibi görmediği, ancak insanlarını bir yurttaş gibi değil bir "müşteri" gibi gördüğü açık.

Yıllardır haykırdığımız gibi yine haykırıyoruz ve haykırmayı sürdüreceğiz:
Türkiye Cumhuriyeti'nin müşterisi değil yurttaşıyız!

Pasaport Ücreti 1000 Lirayı Aşıyor.

Neredeyse her yılın sonuna doğru pasaport zamları ile ilgili artık benzer yazıları yazıyoruz.

Dünyada otomatik olarak pasaportuna her yıl zam yapan tek ülke olan Türkiye'de 2020 yılında yapılacak harç zamlarını belirleyen yeniden değerleme oranı da açıklandı.

Yeniden değerleme oranı 2020 yılı için % 22,58 olacak. Açıklanan enflasyon rakamlarının bile çok üzerinde fahiş bir oran. Bu durumda dünyanın en pahalı pasaportu YİNE otomatik zamla, harç ve defter ücreti dahil artık bin lirayı da aşıyor ve 1.158 TL'ye çıkıyor. Eğer Cumhurbaşkanı yıl sonunda zam oranında bir sürpriz yapmazsa.

Yeşil pasaport eşitsizlikleri artarak sürerken, iş insanlarının sayısını artıracak yeni kararlar alınırken, imtiyaz belli bir süre görev yapmış avukatları da kapsayacak şekilde genişletildi. Gittikçe daha da fahiş bir hal alan pasaport ücretinin asgari ücretin 2020 lira olduğu bir ülkede toplum büyük bir sessizlik içinde. Geçim derdi, ekonomik kriz derinleştikçe elbette bu konulardaki sessizlik artarak sürüyor.
Bu sessizliği ortadan kaldırmak için, çiğnenen Anayasal hakkımızı savunmak için sosyal medya dışında hukuki platformları kullanma zamanı geldi. 2019 yılı için planladığımız bu girişimlere 2020 yılında artık hayat vereceğiz.
Temel bir insan hakkı olan seyahat özgürlüğününTürkiye'de kolayca yok sayılmasına izin vermemek tüm seyahat özgürlüğü gönüllülerinin birincil görevi.

#otomatikpaaportzammınahayır